kimden: ARİF ÇAĞLAR
kime: adalar.postasi@gmail.com
tarih: 23 Haziran 2013 18:15
konu: Derneğimizden istediğiniz destekle ilgili
“Heybeliada Eski Türk İlkokulu’nu – Halk Kütüphanesi’ni – Koruma Girişimi” Üyelerine,
Aşağıdaki destek daveti mektubunuzu aldık. Girişiminizi kutlarım. Bu davetinize olumlu yaklaşmak istiyoruz ve aşağıda belirtilen çalışma şekli içinde destek vereceğiz. Lütfen bu çalışma şekli yerine gelir gelmez bize haber veriniz. Benzer her konuda yaptığımız gibi kamuya açık bir dayanışma davetinde bizden istenen destek ve bu konudaki düşünce ve çalışmalarımızın hepsinde olduğu gibi bu yazışmayı da Adalılar’ın bilmesi için bu daveti ve yanıtımızı Adalar kamuoyuna duyurmak için yayımlanmak üzere ADALAR POSTASI’na gönderiyorum.
Özellikle kamu mülkü olan ve yıkılmaya, yok olmaya terk edilen ve bunun arkasından çeşitli yasasızlık ve katakulliyle özel sermayenin yağmasına açılan yapılar Adalılar’ın tanımadığı, bilmediği bir olgu değildir. Üstelik bunların bir bölümü tarihi eser niteliğinde korunması gereken yapılar olduğu gibi bir bölümü de Adalar’ın korunmaya değer estetik ya da kültürel dokusu açısından önemlidir. Heybeliada Eski Türk İlkokulu’nun (Halk Kütüphanesi’nin) özelliği ve Heybeliadalılar için olan önemi bize gelen davet mektubunda açıklanmış. Bu gibi konularda mülkiyetin kime ait olduğu da önemlidir çünkü bilindiği gibi Büyükada’daki Eski Taş Mektep Adalar Belediyesi ve Adalar Vakfı’nın başı çektiği bir girişimle onarılmak ve kültür hizmeti görecek bir yer haline getirilmek istenmiş, bu konuda geniş çaplı bir faaliyet yürütülmüş, emek harcanmış ancak mülkiyetin İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait olması nedeniyle girişim hüsranla sonuçlanmıştır ve bu yapı eski metruk halini sürdürmektedir. İşin kötü tarafı bu girişim bu konuda ısrarlı bir kalıcılık göstermemiştir.
Heybeliada Eski Türk İlkokulu’nun (Halk Kütüphanesi’nin) kullanılmaz ve metruk halden çıkarılarak kültür hizmeti verecek hale getirilmesi için başlatılan girişimin aynı olumsuzlukla sonuçlanmasını asla istemiyoruz ve derneğimizin Adalar’ın doğal ve kültür varlıklarını koruma amacına en genel anlamıyla uyduğu için de bu girişimin başarılı olmasını istiyoruz.
Derneğimizden istenen desteği de vermek doğru olacaktır ancak derneğimiz desteklediği bu girişimin sorumlularının, girişimi başlatanlar, yönetenler, destekçileri, yürütücüleri ve yapılan ya da yapılacak işler konusunda kendilerini destekleyenlere karşı saydamlık ilkesini eksiksiz olarak yerine getirecek şekilde yerine getirmelerini bekler. Çünkü Adalar’daki çürümeye bırakılmış binaların onarılması konusunda yapılan girişimde işin içinden dolandırıcıların çıkması (bkz. 5366 sayılı yasayı Adalar’a uygulama girişimi kepazeliği!), 2010 projelerindeki saydamsızlık, Heybeliada Rum Okulu projesindeki saydamsızlık ve yarı bırakılmış hali (bkz. derneğimizin bu konuda KUDEB’e gönderdiği ve bugüne kadar cevapsız kalan soruları) ve nihayet bunların hepsindeki süreksizlik ve her seferinde bu projelerin içinde olan bazı isimlerin yeni projeleri yürütüyor, yönlendiriyor ya da destekliyor olmaları (aynı isimlerin örneğin Heybeliada Sanatoryumu’nu inceleyen (!?) heyette ve Heybeliada Rum Okulu’nu kurtarma (!?) çalışmalarında en önde yer almış olmaları!) bundan böyle bu şekilde çalışılmaması ve destekçilerin ve halkın aldatılmaması için gereklidir.
Bu seferki girişimin bundan önceki kötü örneklerden farklı olduğunu bilmek ve farklı olacağına güvenmek istiyoruz. Bunun için bu girişimin sorumluları, katılımcıları, atılacak adımlar, alınacak sonuçlar, yapılacak ihale ve özellikle hibeler dahil akçeli her türlü işi kamuyla saydam şekilde paylaşması koşuluyla destekleyebiliriz. Saydamlık konusunda derneğimizin kamuya karşı sorumlulukla yaptığı gibi herkesin istediği zaman kolayca ulaşabileceği bir internet adresi ya da ADALAR POSTASI ya da benzeri bir internet yayım organında bu girişimin yukarda sözünü ettiğim şimdiki girişimin kurucuları ve destekçileri, atılacak adımlar v.b. dahil girişimle ilgili herşeyi açıklaması ve yayınlaması yeterli olacaktır.
Adalar’da bu gibi girişimlerin ve destekçilerin temiz ve saydam bir biçimde artması ve örgütlenmesi son derece önemlidir çünkü Adalar ilçesi büyük bir yağmanın eşiğinde ve kısmen de içindedir. Kaçak Lido inşaatı, Seferoğlu korusunun yağmalanması, Ada Ormanları’nın bakımsızlığı ve mesire yeri adı altında kira gelirine feda edilmesi, Kızılay’a ait arsanın ihalesi, Heybeliada Sanatoryumu’nun özel sermayeye devri çalışmaları, Büyükada’daki kaymakamlık binasının kasıtlı denebilecek şekilde bakımsızlığa bırakılmış hali, 1/5000’lik planlar üzerinde oynanan oyunlar ve hileler, ve bunların yanına eklenecek birçok örnek, hepsinden de önemlisi Adalar’ı turizm belasına teslim ederek yok etmeye azmetmiş pek özel girişimcilerin cevvaliyeti ve nihayet demokrasi sahtekarları ve dolandırıcılarının Yassıada’yı sahte demokrasi merkezi haline getirerek inşaata açma girişimleri. Bunlara Adalar kaymakamının Adalar’ı “yaşanır hale getirmek için” (?!) önerdiği ormanlık alanların %30’nun inşaata açılması önerisini de eklerseniz içinde bulunduğumuz felaketi ancak bir nebze olsun çizmeye çalıştığıma hak vereceksinizdir. Motorlu araç kullanımı, yasalara aykırı inşaat girişimleri, kaçak motor iskeleleri v.b. birçok konuya değinmeden ‘bu kadarı bu mektup için yeter’ deyip burada kesiyorum.
Sonuç:
Adalılar’ın ve bu ilçedeki nice siyasi parti, vakıf, dernek, girişim ve özel şahsın derneğimizin şimdiye kadar her yanıyla kamuya açık yürüttüğümüz İstanbul Adaları Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma mücadelesinin sadece bir iki tanesi hariç hiçbirine katılmamış ve destek olamamış olmasını kıstas almıyorum. Derneğimizin şiarı gereği aynı ya da benzer amaca hizmet eden her türlü girişimi desteklememiz gerekir ancak aldanmamak, aldatılmamak ve aldatmamak için yukarda belirttiğim koşullar dahilinde.
Girişiminize destek olmak için yanıtınızı bekliyoruz.
Selamlarımla,
Arif Çağlar
(İAKTVKD Başkanı)
* * *
Heybeliada Eski Türk İlkokulu – Halk Kütüphanesi
Tahripten Kurtarılsın, Adalıların Kullanımına Açılsın!
1923’den 1967’ye 44 yıl ilkokul, daha sonra, aralıklarla uzun süre halk kütüphanesi olarak Heybeliadalılara hizmet veren tarihi Triandafilis Köşkü’nün, son oniki, özellikle son dört yıldır yangın tehlikesi altında ve her türlü tahribe açık olarak, terk edilmiş olmasını, bu okulun binlerce mezunu, öğrencisi ya da kütüphane kullanıcısı olarak kabul edilemez buluyoruz.
Bilindiği gibi, Triandafilis Köşkü, 1973’te korunması gerekli kültür varlığı olarak tescil edilmesine rağmen, halk kütüphanesi işlevinin son kütüphane görevlisinin Şubat 2001’de emekliye ayrılmasından sonra artan bir oranda ihmale uğramıştır. Uzun kesintilerle ve kısmen devam eden kütüphane işlevine 2008 ortalarında son verilmesiyle bina ve bahçesi artık tümüyle korumasız bırakılmıştır. Bu tarihi bina, geçen belediye yönetiminin sonlarına doğru, Temmuz 2008’de Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Adalar Belediyesi’ne tahsis edilmiş, ancak, Nisan 2009’da, “Heybeliada’da yoğun bir kütüphane beklentisi olmasına rağmen, ilgili Belediyenin kütüphanenin devralınması ile ilgili olarak gerekli hassasiyeti göstermemesi nedeniyle, halkın kütüphane hizmetinden yoksun bırakıldığı” gerekçesiyle, yapılan bu tahsis iptal edilerek, binanın Bakanlığa bağlı halk kütüphanesi olarak hizmete devamı kararlaştırılmıştır.
Bu tarihten sonra hiçbir maddi ve fizik gelişme olmamış, bina, dört yıldır tam olarak bürokrasinin çarklarına ve tepeden inme tercihlerine terk edilmiştir. Yeni Belediye yönetiminin Adalar Belediyesi olarak binaya sahip çıkma isteği ve bu doğrultudaki çalışmaları, Bakanlık tarafından, “onarım tamamlandıktan sonra Halk Kütüphanesi olarak hizmete açılacağı” gerekçesiyle Mayıs 2010’da reddedilmiş, öte yandan hazırlanan restorasyon projesini Koruma Kurulu’nun Eylul 2010’da onaylamasına rağmen, proje için İstanbul İl Özel İdaresi’nden kaynak sağlanamaması nedeniyle, sonu belirsiz bir bekleyiş başlamıştır. Böylece, Kültür Bakanlığı Kütüphaneler Eski Genel Müdürünün köşkün Yazarlar ve Çevirmenler Evi olarak hizmet vermesine ilişkin kararı da somut uygulama bulmamıştır.
Heybeliada’da Heybeliadalıların bir zamanlar Bakanlığın kendisinin kararlarında vurguladığı “yoğun beklenti” ve acil kültürel ihtiyaçlarını dikkate almayan ve hiçbir biçimde Adalılara danışılmadan geliştirilen bu son, keyfi bir biçimde geliştirilen projenin de fiilen askıya alındığı, köşkün ve bahçesinin her gün biraz daha tahrip olduğu koşullarda, Heybeliada’lılar olarak bu duruma acil, adil ve kamu yararını gözeten bir çözüm bulunmasını istiyoruz!
Bahçesini insan boyu otların kapladığı, tavanından içeriye sular akan, kitap varlığı sahipsiz bir çöp yığını gibi ortaya saçılmış, her an yangın tehlikesi altında bulunan bu köşk, binlerce Heybeliadalının beş yıl eğitim gördüğü, binlerce kişinin çevredeki tek kütüphane olarak yararlandığı, anılarımızda derin izleri olan, adamız bakımından çok önemli bir kültürel mirastır.
Bu değerli bina ve bahçesi, Heybeliadalılar için tekil bir kültürel merkez olanağı, yüzlerce öğrencimiz için ise her türlü yayına başvuru ve ders çalışma için potansiyel tek mekan anlamını taşımaktadır.
Bu nedenlerle, ilerideki kullanım biçimi ve bunu gerçekleştirecek kuruluş kim olursa olsun, eski ilkokul ve kütüphane binamızın tehlike ve tahriplerden korunmasının en öncelikli sorumluluk olduğu temelinden yola çıkarak, başta okulun eski öğrencileri, öğretmenleri, kütüphane kullanıcıları ve Heybeliada’daki tüm sivil kuruluşlar olarak, köşkün korunması için yetkililerden hemen harekete geçmelerini talep ediyoruz.
Köşkün ve bahçesinin gelecekteki kullanımı saptanırken, yıllardır kütüphane, konser, konferans, film gösterimi vb kültürel ihtiyaçlarımıza cevap verecek tek bir mekana sahip olmadan Heybeliada’da yaşamak durumunda bırakılan biz adalıların bu ihtiyaçlarına öncelik verilmesini istemeyi en doğal yurttaşlık ve kentlilik hakkımız olarak görüyoruz.
Sayın Kültür ve Turizm Bakanı’ndan, Sayın Milli Eğitim Bakanı’ndan, Sayın İstanbul Valisi’nden, Sayın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’ndan, Sayın Adalar Belediye Başkanı’ndan ve Sayın Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Başkanı’ndan
· acilen bu başvurumuzu gündemlerinin ön sırasına almalarını ve çözüm üretmelerini diliyor,
· kendilerini, ya da yakın bir temsilcilerini, 6 Temmuz Cumartesi günü saat 10.00’da, Heybeliada gönüllüleri olarak girişeceğimiz, köşkün bahçesindeki otların kesilmesi, çöp yığınlarının toplanması, yıkıntıların düzene konulması ve binaya yangın tüpleri yerleştirilmesi imecemize katılmaya davet ediyoruz.
Saygılarımızla.
HEYBELİADA
ESKİ TÜRK İLKOKULUNU-
HALK KÜTÜPHANESİNİ KORUMA GİRİŞİMİ
Bir Cevap Yazın