Misafir belediye başkanının Adalar’a verdiği bir zarar daha
Derneğimiz İstanbul Adaları Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Derneği (İAKTVKD), İstanbul V Numaralı Koruma Bölge Kurulu’nun 27.01.2020 tarihinde bildirimini yaptığı 10.01.2020 tarih ve 6931 sayılı Adalar “Geçiş Dönemi Koruma Esasları ve Kullanma Şartları” kararının iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle 05.03.2020 tarihinde dava açmıştı. 09.05.2020 tarihinde aldığımız habere göre İstanbul 13. İdare Mahkemesi 05.05.2020 tarihinde “Mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına, […] bilirkişi ücretinin istenilmesi ve ödenmesi, […] Yürütmenin durdurulması istemi hakkında mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra bir karar verilmesine, karar,” vermiş bulunuyor. “Keşif ve bilirkişi incelemesi” yapılacak “mahal” herhalde iptali istenilen kararın alınmış olduğu Koruma Bölge Kurulu olmalıdır.
Dernek, Koruma Bölge Kurulu’nun Adalar’da inşaat ve rant talanına yol açan bu kararına dava açmanın ötesinde elbette konunun 1. dereceden sorumlusu, taşıyıcısı ve uygulayıcısı olan İBB ve Adalar Belediyesi’ne de bu karara karşı ne yapacaklarını sormayı ihmal etmedi çünkü Koruma Bölge Kurulu’nun kararının altında itirazsız olarak bu iki kurumun temsilcilerinin imzası bulunuyor, ekteki karar belgesine bakınız.
Derneğin 17.02.2020 tarihli sorusuna İBB İmar ve Şehircilik Daire Başkanlığı Şehir Planlama Müdürlüğü tarafından 10.03.2020 tarihinde “Konuyla ilgili olarak Başkanlığımızca İstanbul V Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 10.01.2020 tarih ve 6931 sayıyla aldığı Geçiş Dönemi Yapılanma Koşullarına itiraz edilmekte olup, bilgi alınması hususu rica olunur,” denilmesi üzerine Dernek haklı olarak bu muallak cevapla yetinmemiş ve hem bu müdürlüğe hem de İBB Başkanlığı’na 26.03.2020 tarihli iki ayrı dilekçeyle “İBB Başkanlığı gibi ciddi bir kamu kurumunun söz konusu itirazı hangi tarihte ne şekilde yazılı olarak yapmış olduğu bilgisinin, bu yazılı itirazın bir örneğiyle birlikte Derneğimiz adresine gönderilerek bildirilmesini” istemiştir. Şehir Planlama Müdürlüğü 10.04.2020 tarihli yazı ekinde 12.03.2020 tarihinde itiraz edildiğini bildirerek ilgili belgeleri göndermiştir. İBB’nin ilgili müdürlüklerine teşekkürlerimizle bu belgeleri aşağıda Adalıların dikkatine sunuyoruz.
Adalar Belediyesi ise aynı konudaki 20.04.2020 tarihli dilekçemize yasal süre içinde cevap vermekte geciktiği için 13.05.2020 tarihinde Bilgi Edinme Denetleme Kurulu’na başvurmamıza neden olduktan sonra geciken cevabını 08.06.2020 tarihli bir yazıyla bildirmiş, bu yazı PTT’nin marifetiyle adresimize ancak 19.06.2020 tarihinde ulaşmıştır. Derneğimizin “Adalar Belediyesi’nin […] “Geçiş Dönemi Koruma Esasları ve Kullanma Şartları” kararıyla ilgili hangi kararları aldığını; bu kararla ilgili herhangi bir itirazda ya da bu kararın iptalini gerektirecek herhangi bir girişimde bulunup bulunmadığı” sorusuna İmar ve Şehircilik Müdürü Hüseyin Yılmaz imzasıyla herkesce mâlum bilgiler sonunda yarım cümleyle “Belediyemizce bir itirazda bulunulmamıştır.” şeklinde cevap verilmiştir.
Bu kısa cevap Adalar Belediyesi yönetiminin Adalar’a verdiği zararın resmidir, Adalar Belediyesi yönetiminin iflasının bir kez daha ilânıdır. İş belediye yönetimini ele geçirmiş üç beş kişiyle bitmiyor, bunun temelinde belediyeyi yöneten siyasî partideki yapısal bozukluk var –bu tespitten az ya da çok iktidar sahibi olan diğer siyasî partiler kendisine pay çıkarmasın, yapısal bozukluk hepsinde ziyadesiyle var. CHP her mahallî seçimde Adalar’a yeni bir belediye başkanı atıyor. Dikkat edilsin, partisi içinde demokratik bir seçimle bir belediye başkanı belirleyip Adalı seçmenlerin oyuna sunmuyor, hayır, tepeden inme, gerekçesi, liyakat ve yeterlik, uzmanlık yanı olmayan, sen-ben-bizim-oğlan, bilinir-bilinmez hesaplar içinde bir kişiyi Adalar Belediyesi yönetimine reva görüyor. CHP’nin tek kıstası şu: “nasılsa seçerler, Adalar küçük bir ilçe, getirisi yok, kaybetsek de bir şey olmaz, başkanlık koltuğu hiç değilse birisinin işine yarasın”. CHP’de böyle ilkel bir siyaset yapıldığı aşikâr, aksi halde son üç dönemdir kendi partisi tarafından yönetilen belediyeye her yeni dönemde yeni bir başkan adayı atamaz, ilçe için çalışmalarında başarılı bir belediye başkanında karar kılardı. Şimdi bu son dönemde atadığı belediye başkanı, kendinden öncekilerin hepsini geçti, işgal ettiği makama o derece yabancı ki başkanı olduğu belediyenin ulaşım sorunuyla ilgili o düzmece çalıştayda ancak alay konusu olacak bir konuşma yaptıktan sonra bir de üstelik “Ben burada misafirim!” diyebilecek bir performans göstermeyi becerdi.
CHP hangi hesap içinde böyle kendinden menkul birisine haketmediği maaşı alacağı bir koltuk hediye etmiş olabilir? CHP kendi kasasından istediğine maaş bağlayabilir, istediğine istediği hediyeyi verebilir ama Adalar’a böyle bir ceza vermeye hakkı olamaz ve elbette CHP kendi eliyle hazırladığı cezayı da çekecektir ama bu arada olan Adalar’a, Adalılara, İstanbul’a, bütün bir ülkeye oluyor.
Arif Çağlar
(07.07.2020)
Bir Cevap Yazın