ADALAR POSTASI

“Kadın afyon gibidir” diye boşuna dememişlerdi…

f: Emine Çiğdem Tugay, “Sebasti ile Spiridion Kangelaris’in kabri…”, #Heybeliada Ay’ Yorgi Uçurum Manastırı, 29.4.2017.

“Kadın afyon gibidir” diye
boşuna dememişlerdi
Gözüne öyle güzel görünüyordu ki karısı
Kıskançlık her geçen gün
için için kemirmekteyken içini
Günün birinde
—4 Ağustos 1866 yazılıydı takvimde
Konstantinopolis’ten hicretle
Kefalonya’nın Bizanslı soylu ailesi Kangelaris’lerden
Büyük Britanya İmparatorluğu’nun
Kios (Gemlik) Konsolosu Spiridion
karısıyla münakaşa ederlerken
hiddetlenip aniden kaldırıverince elini
Ellisine az kala düşüp oracıkta ölüverdiydi
Pellone’lerden Madam Sebasti
Heybeli’de Ay’ Yorgi Uçurum Manastırı bahçesinde
özene bezene yaptırdığı anıtsal mezara karısını
acı gözyaşlarıyla kaderine ağlayarak defnetti
çocuklarıyla birlikte Spiridion
“Erdemi, anlayışı ve dindarlığı, seçkin eşinin sevgisiyle takdir edilmiş; çocukları için özverili bir anne, fakirlere merhamet eden, herkese karşı hoşgörü gösteren,” diye de methiyeler nakşettirdiydi
sevgili karısı için İtalyalar’dan getirttiği
beyaz mermere…
Üç seneye kalmadan uzandı Sebasti’nin yanına
Spiridion da derken
Gelenek gereği üç dört sene sonra
topraktan çıkarılıp da
Kudüs’ten gelme kutsal şarapla
yıkanan kemikleri
Mozolesinin mermer haznesine yerleştirildiydi…
“Çiçek soldu, tohumlar dağıldı ama Allah’ın kelâmı yüzyıllar boyunca yaşayacak” mıydı?
Yetmişli yıllardı, rivâyet olunur ki
o haylaz çocuklar
kafatasıyla futbol oynamışlardı!

Emine Çiğdem Tugay
)O(