Gönderen: adalarpostasi | 25 Ekim 2020

“Splendid Palas’ın zamanı…” derken şimdi tam da Splendid Palas zamanı…

“Splendid Palas’ın zamanı…” derken şimdi tam da Splendid Palas zamanı…

Ada ruhunu muhafazayla günümüze ulaşan bu yegâne mekânı yaşatanlara…

Splendid Palas’ın beyaz keten örtülü masalarına vaktiyle konulan zarif porselen bir biblo…
Emil Römmler’in Büyükada fotoğrafında günümüzde Splendid Palas’ın yer aldığı parseldeki yapı görülmekte...
Abdullah Birâderler’in Büyükada fotoğrafında günümüzde Splendid Palas’ın yer aldığı parseldeki yapı görülmekte…
Sebah Joaillier’nin Büyükada fotoğrafının detayında günümüzde Splendid Palas’ın yer aldığı parseldeki yapı inşaat halinde görülmekte…
Sebah Joaillier’nin Büyükada fotoğrafının detayından basılan bir kartpostalda Splendid Palas’ın yer aldığı parseldeki yapı görülmekte…
Splendid Palas’ın yer aldığı parseldeki bir diğer yapı evresi görülmekte…

Büyükada’da vaktiyle Giacomo Oteli’nin bulunduğu pek muteber olan Macar Caddesi’ne nâzır araziye —Plevne Müdafaası da dahil olmak üzere ismi uzun yıllar kahramanlıklarıyla anılan— Sakızlı Müşir Kâzım Paşa (1839-1936) tarafından —Fransa’da Cannes’ın Vieux Port bölgesinde görüp beğenmiş olduğu ve halen de Splendid adını taşıyan bir otelin etkisiyle— 1908’de mimar Kaludi Laskaris Kalfa’ya yaptırılan Splendid Palas Oteli’nin inşaatı 1911’de tamamlandığında, Galata’da Mertebani Sokağı No: 1, 2 ve 3’teki birinci sınıf salon-restaurant Double D’nin sahiplerinden Dikran, David yanı sıra Norig tarafından kiralanarak 1912’de işletmeye açılmıştı.

Sakızlı Müşir Kâzım Paşa (1839-1936).
Antoine M. Raymund, Plan de Prinkipo, Haziran 1912.
Annuaire Oriental 1912’ye verilmiş olan Splendid Palace reklâmı.
Galata’da Mertebani Sokağı No: 1, 2 ve 3’teki birinci sınıf salon-restaurant Double D’nin sahiplerinden Dikran, David yanı sıra Norig tarafından kiralanarak 1912’de işletmeye açılan Splendid Palace.
Büyükada panoramasında Splendid Palas Oteli.
Büyükada’nın “Büyük Otelleri” arasında Splendid Palas Oteli.
Splendid Palas’ın sâhil duvarında bir dem Splendid Palace tabelası yer almaktaymış.

Splendid Palas Oteli’nin işletmecileri bütçelerini bir hayli aşarak borç almak suretiyle oteli baştan aşağıya mükemmelen tefriş etmişlerdi.

Büyükada panoramasında Splendid Palas Oteli.

Böylelikle odalardaki yatak, gardrop, başucu sehpası, İstanbul’daki Avusturya-Osmanlı Mefruşat Mağazası’ndan (Austro-Ottoman d’Ameublements); hasır koltuk takımları, Splendid Palace etiketli döküm ayaklı mermer sehpaları, DDO inisiyalli Christophle gümüş yemek servis takımları, kristal kadeh bardak, Limoges porselen tabak çanak takımlarıysa dönemin otel ve cafelere bu tür malzeme tedarik eden meşhur J. Charlionais, L. Pourailly&Cie. Toulouse Lyon’dan velhasılı havlu ve battaniyelerine varıncaya değin otelin pek çok eşyası Avrupa’dan getirtilmişti. Ratzkowski ve H. Mocel gibi ressamların tabloları da otelin duvarlarını süslemekteydi.

Splendid Palas Oteli.

Art-Nouveau’nun Türkiye’de değişime uğramış melez örneklerinden sayılan Splendid Palas Oteli işletmeye açıldığı vakit birinci katına kalorifer ve gaz motoruyla çalışan bir jenaratör de konulmuştu. Ada’da henüz elektrik yokken asansörü de dahil otelin aydınlatılması, suyun kuyulardan çekilmesi bu jenaratör sayesiyle yapılmaktaydı.

Kısa sürede İstanbul’un en saygın mekânlarından biri haline gelerek daha ziyade gayrimüslim müşteriler tarafından düzenlenen geceler ve balolara ev sahipliği yapan Splendid Palas Oteli’nde nice meşhur misafir de ağırlandı. Bunlardan biri olan Yahya Kemal, savaş başladığında da otelin müdavimiydi; Halit Fahri Ozansoy’a göre otel, bu tek müşteriye bile saygı duyar ve kapılarını asla kapatmazdı.

İsmail Hakkı Bey.

I. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla işler bozulunca, işletmeciler oteli açmak için Karagözyan adlı Ermeni bankerden aldıkları borcu ödeyemeyecek duruma düştü. İcra işlemi başladıysa da otelin sahibi Kâzım Paşa ve damadı İsmail Hakkı Bey’in süratle Adalar İcra Müdürlüğü’nde borcu üzerilerine geçirmek suretiyle müdahalesiyle otelin özenle seçilmiş eşyaları hacizden kurtarıldı.

İstanbul’un işgali sırasında Splendid Palas.

13 Kasım 1918’de Müttefikler adına İstanbul’un düşman istilasına uğraması akabinde İtilaf Devletleri’nce —Bolşevik muhalifi olup Rusya’yı terk etmek zorunda kalan mülteciler (Beyaz Ruslar) henüz kitlesel olarak İstanbul’a gelmezden evvel— Rusya’da süren istikrarsızlığı görüşmek ve Rus halkına yardım etmek amacıyla 15 Şubat 1919’da Büyükada’da yapılması planlanan toplantıya dair İngiliz Dersaadet İşgal Kumandanlığı, Rus misafirleri ağırlamak için inceledikleri tesislerden Bahriye Kulübü ve Splendid Palas Oteli’ni uygun bulmuşlardı. Böylelikle sekiz-dokuz ay süreyle Rus mülteciler Splendid Palas’ta konaklatılmıştı. Geçen süre zarfında otelin uğradığı zarar ve  tahrip olan eşyalar için İngiliz Sefarethanesi’ne başvuran Splendid Palas’ın sahibi Kâzım Paşa bu iş için bir komisyon kurdurup zararı tesbit ettirmesine rağmen sonuç alamamıştı. İşgal son bulduktan (6 Ekim 1923) sonra bu meseleyi ayrıca İstanbul Komutanlığı’na da “Otel Sahibi” imzasıyla rapor etmişti.

Ahmed Şâh Kaçar Büyükada Splendid Palas’ta, 19.8.1919.

16 Temmuz 1909’da henüz on bir yaşındayken tahta çıkan İran Şâhı Ahmed Şâh Kaçar (21.2.1898-21.2.1930) Büyükada’da kiraladığı bir köşkte mukim olan babası devrik İran Şâhı (slt. 1907-1909) Muhammed Ali Şâh’ı (21.6.1872-5.4.1925) ziyareti yanısıra Sultan Vahideddin’in kızı Sabiha Sultan’la evlenebilmek hevesiyle kız istemeye gelmiş olduğu İstanbul’da 19-27 Ağustos 1919 tarihleri arasında Splendid Palas Oteli’nde konaklamıştı. [bkz. “Splendid Palas’ın Şâhen-Şâhlara Layık Bir Otel Olduğu Doğrudur…”, Adalar Postası-2824 (2.4.2017).]

Ahmed Şah Kaçar Büyükada Splendid Palas’tan ayrılırken, 26.8.1919.

Bir başka deyişle Splendid Palas’ın şahlara şâhen-şâhlara layık olduğu hakikaten de hakikatti.

Splendid Palas.

Balkan Harbi sırasında hastahane olarak tanzim olunarak kullanılan Splendid Palas’ta yatırılan yaralı Osmanlı askerlerine 9 Kasım 1912’de elbise ve sıhhiye memuru gönderilmesine karar verilmişti.

9 Ekim 1921 Pazar günü saat 14:00’te Dârülelhân (Kadınlar Konservatuvarı) Fasıl Hey’eti tarafından Malûl Gaziler (Malûlin-i Guzzat) yararına Splendid Palas’ta Türk Musikisi konseri verilmişti. Üç fasıldan ibaret olan konser programında Sultan III. Selim, Sultan II. Mahmud, Itrî, Dede Efendi, Arifi Hasan Ağa, Ziya Paşa, Tamburi Numan Ağa, Hanende Manuk Ağa, Hacı Arif Bey, Miskalî, Mahmud Celâleddin Paşa ve Hanende Andon Efendi’nin besteleri çalınmıştı.

16 Eylül 1922 Cumartesi günü saat 22:00’de harpist Bayan Helen Mehrabyan tarafından verilen konsere, Moskova Operası kadın sanatçılarından soprano Yagovleva, keman virtüözü Mişel Serpolov ve Prof. Braka eşlik etmişlerdi.

9 Aralık 1922 Cumartesi günü Splendid Palas salonunda saat 22:00’de yine tanınmış harpist Bayan Mehrabyan tarafından bir konser verilmiş, bu defa kendisine çellist Gatletz, viyolonist Khutatyan ve piyanist Kuşnaryan eşlik etmişlerdi.

Mr. Lala’nın otelin işletmecisi bulunduğu 1929’da gazetelere verilen ilanlardan birinde Avrupa ve Şark mutfağı, salon orkestrası ve cazbandıyla beş liradan itibaren tam pansiyon verilen hizmetten söz ediliyordu: “Aileler ve uzun müddetle ikâmet için hususi tarife. Bir evi kiralamadan evvel Splendid Otel’in fiyatlarını tedkik ediniz.” Yapılan tadilatın ardından otelin yemek salonu, nişan merasimi gibi etkinliklere ev sahipliği yapar hale de gelmişti.    

“Gazi Hz.”, Son Saat, 15.8.1929.
Atatürk Kâzım Paşa’nın torunu Mualla Tokgöz’le Büyükada’da.

Aynı yıl Büyükada’ya gelen Gazi Mustafa Kemal Paşa akşam yemeğini Splendid Palas’ta yemiş ve geç saatlere kadar kalmıştı. Splendid Palas Oteli’nin bânisi Kâzım Paşa’nın kızı Nazire Hanımefendi ve ailesinin yakın dostları olan Mustafa Kemal Paşa mütareke yıllarında Anadolu’ya geçmeden önce sık sık Şişli’deki Karlo Apartmanı’ndaki dairelerinde aileyi ziyaret ettiği gibi sonraları pek çok defalar da Splendid Palas’a gelmişti.

Splendid Palas’ın Celâl ?Kunt tarafından grafik tasarımı yapılmış olan posteri.

1930’lu yıllarda Bay A. Allahverdi’nin işletmeci olduğu Splendid Palas’ta sahne alan Arnoldi Zirkin ve Arnoldi Caz Salonu Orkestrası Büyükada akşamlarını hareketlendiriyordu.

1931’de Şark Demiryolları Memurin Cemiyeti memurlarına bir vapur gezisi düzenlemişti. Akşam yemeği için de Splendid Palas’a gelindi, yemek yenildi ve dans edildi. Aynı yıl içinde bina, elektrik motorunun gaz borusunun patlamasıyla çıkan küçük bir yangın da atlatmıştı.

15 Aralık 1931 günü Büyükada İttihad Spor Kulübü tarafından tertiplenen muhteşem baloya bir çok seçkin davetli katılmıştı. 1935-1938 yılları arasında hafta sonlarında zamanın “Caz Kralı” olarak nam salmış Gregor (Krikor Kelekyan) ve Caz Orkestrası “Avrupa Geceleri” programı tertiplemekteydi. Haldun Taner de hâtıralarında “Geceleri Splendid Oteli’nin beş kişilik orkestrası tarafından çalınan yemek müziğiyle önce yemek yenir, sonra da dans müziğiyle dans edilirdi…” diye bahsetmekteydi.

İki Tanrıça”nın —biri “buğdayların anası” Demeter diğeriyse kızı “tahıl tanesi” Persephone— şahitliğinde Mehveş Hanım ile Nesip Bey, aileleri ve davetlilerle birlikte Büyükada’da Splendid Palas Oteli’nin merdivenlerinde,
10.6.1934.
Ercan Gürvit Aile Albümü.

10 Haziran 1934’te [Ömer Lütfü (Gürcan) Bey ile Seher Hanım’ın kızları) Mehveş Hanım [Mehveş Caner (İstanbul, 1913-1942, İstanbul)] ile [Adalar eski Mal Müdürü Mustafa Asım Bey ile Nuriye Hanım’ın oğulları] Nesip Bey’in [Mehmet Nesip Caner (Şam, 1905-1981, İstanbul)] düğünleri Splendid Palas Oteli salonlarında yapılmıştı.

Ahmet Niyazi Banoğlu, Atatürk’ün sofracılarından Cemal Granda’nın bir anısını şöyle aktarır: “Bir yaz akşamı Büyükada’ya gitmiştik. 1936 yılıydı. İskele’de Atatürk’ü büyük bir kalabalık karşıladı. İçten gelen sevgi gösterileri yaptı. Splendid Oteli’ne gidilecekti. Vapur iskelesine bir otomobil yanaştırmışlar. Ata’nın binmesi için… Oysa, Adalar’da tekerlekli, motorlu araçlarla gezilmesi yasak… Atatürk, otomobili görünce şöyle sordu: ―Ada’da otomobille dolaşmak yasak değil mi? Sorusunun karşılığını daha beklemeden: ―Kaldırın bu otomobili, dedi. Sonra, iki dizi halinde sıralanıp kendisine yol açan kalabalığın arasından yürüyerek otele geldi. Herkes yolda Atatürk’e çiçek atıyor, kalabalığı yaranlar eğilip elini öpüyorlardı.”

Nazire Hanım.

Kâzım Paşa’nın 13 Ekim 1936’da vefatının ardından 16 Nisan 1940’ta kızı Nazire Tokgöz’e intikal eden Splendid Palas’ın mülkiyeti, 14 AraIık 1943’te vefatıyla kızı Belma Hatice Hanım’a geçmişti. II. Dünya Savaşı sırasında 1941’de otelin işletmesini devralan Kâzım Paşa’nın damadı İsmail Hakkı Tokgöz’le birlikte işe başlayan Haralambos Melanidis 1963’e değin müdürlük de dâhil pek çok görev üstlenmişti.

Nihat Hamamcıoğlu.

 II. Dünya Savaşı sonrasında “bir kadının geceyi tek başına geçirebileceği”, “oda fiyatları 7 ila 10 liradan başlayan, Amerikan barıyla yemek salonu mükemmel bir yer”dir Splendid Palas Oteli. İsmail Hakkı Bey’in 1957’de vefatıyla kızı Belma Hanım ve eşi  Nihat Hamamcıoğlu tarafından otelin işletmesi devralınmıştır. 1972’de Splendid Palas Oteli’nde işe başlayan Ömer Hayyam Çelik ilerleyen yıllarda müdürlük görevini üstlenerek 2016’ya değin sürdürmüştür.

Splendid Palas Oteli’nin 1972-2016 yıları arasında müdürlüğünü yapn Ömer Hayyam Çelik.
f: Nursal Sezen Koçak.

1972’de Splendid Palas Oteli’nde çalışmaya başlayıp ilerleyen yıllarda müdürlük görevini de üstlenerek 2016’ya değin tam 44 sene boyunca Splendid Palas’a nice emeği geçen, otelin efsanevi müdürü Ömer Hayyam Çelik anlatıyor:

[….] 1972 yazında duyduk ki Splendid Palas’a komi alınacak başvurduk işe başladık hemen… Otelin müdürü Yavuz Gencer’di o zamanlar… Almanya’dan gelmişti sanırım… Yavuz Bey’den önceki müdür Haralambos’muş, Adalı iyi bir idareciymiş. […] Otelin işletmesini aldığımda tek yıldızı vardı. Dönemin Turizm müsteşarı, Milli Parklar idareciliğinde de bulunmuş olan Zekai Bayer’e gittim, Splendid Palas Oteli’nin tek yıldız statüsünden özel belgeliye çevrilmesi ricasıyla… “Evladım şu şu evrakları hazırla masama koy, ne fiyat uygulamasında bulunmak istiyorsan da belirt ayrıca,” dediydi. Ne şunu ne bunu getir götür demedi başkaca, Splendid Palas’ın hürmetine… Allah nur içinde yatırsın sayesinde “özel belgeli” statüsüne kavuştuydu Splendid Palas Oteli de…

Alekos Sakallarios’un (1913-1991) yönetmenliğini yaptığı Sıralardaki Heyecanlar Htypokardia Sto Thranio filminde şımarık kolejli kız Nesrin [Liza Petrovasili] rolündeki Aliki Vougiouklaki (1934-1996) ile âşık olduğu doktor Bülent [Prof. Dr. Dimitrios Papadopoulos] rolündeki Orhan Günşıray (1928-2008) [Dimitris Papamichael (1934-2004)], Büyükada’da Aşağı Macar Meydanı’ndan bindikleri arabacı Faik Coşkun’un (1914-1978) faytonuyla Splendid Palas’ın önünden geçmektelerken Aliki Vougiouklaki güftesi Zeki Müren’e (6.12.1931-24.9.1996) bestesi Manos Hacidakis’e (1925-1994) ait “Arabacı” şarkısını söylemekteyken…

Günümüzde de Ada’nın göz alan en güzel ahşap binalarından biri olan Splendid Palas Oteli, Büyükada’da çekilen Türk sinemasının en erken örneklerinden itibaren tercih edilen mekânlar arasında yer alması yanı sıra burada konaklayan yazarların romanlarına da ilham kaynağı olmuştur.

Splendid Palas Oteli’nin 1972-2016 yılları arasında müdürlüğünü yapmış olan Ömer Hayyam Bey anlatıyor:

Joachim Sartorius geldiydi, “Uzun kalacağım ekonomik bir oda lütfen,” dediydi. 59 numaralı en güzel odayı verdik. Yağmurlu bir günde üzerinde bir ceket, hanımı da yanında Heybeliada’ya gidecekler. Bir mont aldıydım kendime yeni, daha giymediydim bile, ısrarladım “Bu havada böyle bir ceketle çıkılmaz dışarıya, hasta olursunuz bakın sonra illa bu montu alın giyin,” diye… “Nasıl olur?” dedi, “Bal gibi olur,” dedim! Neyse giyinip gittiydi, sonradan öğrendim meğer meşhur bir şair-yazarmış, kitabında yazmış bu hikâyeyi de…

“Son teşekkürüm Splendid Otel’in yöneticisi Ömer Hayyam’a, bana en güzel odayı ve hava soğuduğunda sıcak tutan ceketini ödünç verdiği için.”[Joachim Sartorius (çev. Sezer Duru), Prens Adaları, İstanbul (2010)91.]

[…] Nefis bir Pastırma yazı yaşıyorlardı o sene. […] Splendid Oteli’nde oda tutmuşlardı. […] Ayşe Kulin, Kanadı Kırık Kuşlar, İstanbul (2016)238.

Başta Hamamcıoğlu müesseseleri olmak üzere pek çok tarihî ticarî müessesenin sahibi olan Hamamcıoğlu Ailesi günümüzde genç kuşağının da desteğiyle Splendid Palas Oteli’ni, Turyat Turizm Yatırım ve Ticaret Ltd. Şti. bünyesinde ticarî bir kuruluş olmanın ötesinde bir aile yadigârı ve kültür mirası olarak, gelmiş geçmiş tüm Splendid Palas çalışanlarının takdire şayan emekleri sayesiyle yaşatmak gayretindedir…
)O(



Bir Cevap Yazın

Please log in using one of these methods to post your comment:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

Kategoriler

%d blogcu bunu beğendi: